Girişim Savaşçısı Kurucusu Berke Sarıbaş Girişimcilere Özel Mesaj
Değerli arkadaşlarım. Öncelikle hepinize sevgilerimi iletiyorum. Şimdi size buradan kritik açıklamalar yapacağım. Dikkatle okumanızı yürekten rica ederim…
Bir çoğunuzun iyi bildiği üzere ben Girişim Savaşçısı Programının kurucusuyum. Geçen 4 yıl içerisinde organizasyonumuz çok büyüdü ve varoluş amacı olan “Dünyayı girişimcilik projeleriyle farklı alanlarda ve geniş çapta değiştirmek” misyonuna tam manasıyla hizmet eder hale geldi. Bu değişimi yaratabilecek kalibredeki girişimciyi yetiştirebilecek ve bünyemizde tutabilecek dünyada eşi olmayan çok özel bir metodoloji oluşturduk. 2021 yılında da 5 kıtada faaliyet gösteriyor olacağız. Niyetimiz çok ciddi. Bunca emeği ve sabrı bir kaç milyon dolarlık işlerin kurulabilmesi, üç beş PR faaliyeti ile Türkiye’de meşhur olma ve bazılarını zengin ederek konfor alanlarını geliştirebilmeleri amacıyla harcamadık ki zaten mezunlarımız arasında milyon dolarlık iş kuran örnekler var. Amacımız iklim problemi, obezite, açlık, tükenen kaynaklar gibi dünyayı tehdit eden büyük problemlere geliştireceğimiz girişimcilik projeleri ile küresel çapta yanıt vermek!
Aranızda Startuplar var. Güzel duygularla ve binbir emekle kurduğu işi büyütme çabası içerisinde olanlar var. Ben hepinizi gıyabında iyi tanıyorum!! Paraya odaklanarak para kazanamayacağınızı, para kazanmayı amaç edindiğiniz müddetçe de mutlu olamayacağınızı, özgüven probleminizi, ekip çalışmasına yatkın olmayışınızı, egoistliğinizi (maalesef) ben çok iyi biliyorum. Bu sıkıntılarınızın büyük bölümünün de Türk stili yetiştirilme tarzından kaynaklandığının da çok çok iyi farkındayım. Ve bu problemler giderilmeden ortaya büyük iş çıkmayacağını, bunların da size KOSGEB kursu, hızlandırma merkezi, inkübasyon tesisi ya da üniversite gibi gibi yerlerde kazandırılamayacağını aynı netlikte iyi biliyorum, görüyorum. Sizin kendi kafalarınızda yapısal bir reforma gitmeye ihtiyacınız var. Ve bunun için çok özel yapılandırılmış bir eğitim deneyimi yaşamanız ve takibinde de asla yalnız bırakılmamanız gerekiyor…
Bakınız ben bir çoğunuzun aklında daha girişimcilik yokken ve sene daha 2004 yılıyken web sitemi kurmuş internetten Hong Kong’a mal pazarlıyor, internette iş nasıl kurulur daha sosyal medya ortada yokken bunun eğitimini veriyor, girişimci yetiştiriyordum. 14 yıldır yolumdan hiç sapmadım. Binlerce girişimci ile çalıştım. (Öyle 15Dk. mentorluk falan vermedim ama 15 kişilik grupları 6’şar hafta eğittim!) Lafı uzatmayalım, sözlerimi ciddiye alın ve zamanınızı boşa harcamayın.
Ne yapıyorsanız bir durun, bir ara verin ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın sabahını bize ayırarak Aydos Ormanları’ndaki yarım gün süreli Vizyon etkinliğimize gelin. Orada yarım gün müddetle size Elon Musk’ların, Steve Jobs’ların, Gandhi’lerin, Abraham Lincoln, Mandela ve Atatürk’lerin ve bu kişilerin projeleri gibi projelerin adedini artırmak için nasıl bir çalışma yürüttüğümüzü ve perspektifimizi biraz daha yakından tanıtalım. Sonrasına bakarız.
(Yazım tarzım hoşunuza gitmediyse kusuruma bakmayın. Neye inanıyorsam lafı dolandırmadan söylemeye çalıştım. Buradan da soru yöneltmezseniz sevinirim, çünkü uygulama olmadan size ne demek istediğimi salt yazarak anlatamam. Sorularınızı Vizyon etkinliğine saklayın. Tabi yanıtlarını öğrenmek sizi üzmeyecekse.)
Bir çoğunuzun iyi bildiği üzere ben Girişim Savaşçısı Programının kurucusuyum. Geçen 4 yıl içerisinde organizasyonumuz çok büyüdü ve varoluş amacı olan “Dünyayı girişimcilik projeleriyle farklı alanlarda ve geniş çapta değiştirmek” misyonuna tam manasıyla hizmet eder hale geldi. Bu değişimi yaratabilecek kalibredeki girişimciyi yetiştirebilecek ve bünyemizde tutabilecek dünyada eşi olmayan çok özel bir metodoloji oluşturduk. 2021 yılında da 5 kıtada faaliyet gösteriyor olacağız. Niyetimiz çok ciddi. Bunca emeği ve sabrı bir kaç milyon dolarlık işlerin kurulabilmesi, üç beş PR faaliyeti ile Türkiye’de meşhur olma ve bazılarını zengin ederek konfor alanlarını geliştirebilmeleri amacıyla harcamadık ki zaten mezunlarımız arasında milyon dolarlık iş kuran örnekler var. Amacımız iklim problemi, obezite, açlık, tükenen kaynaklar gibi dünyayı tehdit eden büyük problemlere geliştireceğimiz girişimcilik projeleri ile küresel çapta yanıt vermek!
Aranızda Startuplar var. Güzel duygularla ve binbir emekle kurduğu işi büyütme çabası içerisinde olanlar var. Ben hepinizi gıyabında iyi tanıyorum!! Paraya odaklanarak para kazanamayacağınızı, para kazanmayı amaç edindiğiniz müddetçe de mutlu olamayacağınızı, özgüven probleminizi, ekip çalışmasına yatkın olmayışınızı, egoistliğinizi (maalesef) ben çok iyi biliyorum. Bu sıkıntılarınızın büyük bölümünün de Türk stili yetiştirilme tarzından kaynaklandığının da çok çok iyi farkındayım. Ve bu problemler giderilmeden ortaya büyük iş çıkmayacağını, bunların da size KOSGEB kursu, hızlandırma merkezi, inkübasyon tesisi ya da üniversite gibi gibi yerlerde kazandırılamayacağını aynı netlikte iyi biliyorum, görüyorum. Sizin kendi kafalarınızda yapısal bir reforma gitmeye ihtiyacınız var. Ve bunun için çok özel yapılandırılmış bir eğitim deneyimi yaşamanız ve takibinde de asla yalnız bırakılmamanız gerekiyor…
Bakınız ben bir çoğunuzun aklında daha girişimcilik yokken ve sene daha 2004 yılıyken web sitemi kurmuş internetten Hong Kong’a mal pazarlıyor, internette iş nasıl kurulur daha sosyal medya ortada yokken bunun eğitimini veriyor, girişimci yetiştiriyordum. 14 yıldır yolumdan hiç sapmadım. Binlerce girişimci ile çalıştım. (Öyle 15Dk. mentorluk falan vermedim ama 15 kişilik grupları 6’şar hafta eğittim!) Lafı uzatmayalım, sözlerimi ciddiye alın ve zamanınızı boşa harcamayın.
Ne yapıyorsanız bir durun, bir ara verin ve 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın sabahını bize ayırarak Aydos Ormanları’ndaki yarım gün süreli Vizyon etkinliğimize gelin. Orada yarım gün müddetle size Elon Musk’ların, Steve Jobs’ların, Gandhi’lerin, Abraham Lincoln, Mandela ve Atatürk’lerin ve bu kişilerin projeleri gibi projelerin adedini artırmak için nasıl bir çalışma yürüttüğümüzü ve perspektifimizi biraz daha yakından tanıtalım. Sonrasına bakarız.
(Yazım tarzım hoşunuza gitmediyse kusuruma bakmayın. Neye inanıyorsam lafı dolandırmadan söylemeye çalıştım. Buradan da soru yöneltmezseniz sevinirim, çünkü uygulama olmadan size ne demek istediğimi salt yazarak anlatamam. Sorularınızı Vizyon etkinliğine saklayın. Tabi yanıtlarını öğrenmek sizi üzmeyecekse.)